Yeşil Büyüme Haftalık Bülten - 151

Merhaba değerli okurumuz!

Bu hafta gerçekleşen gelişmelerden sizler için derleyerek oluşturduğumuz başlıca analiz konuları şu şekilde;

• Önemli Olmayan (Non-Material) Konular CSRD/ESRS Kapsamında Nasıl Ele Alınmalı?

• ESG Raporlamasında Karşılaşılan Sorunlar

• ETS’de Küresel Trendler ve Türkiye’nin Konumu

• Küçük İşletmeler ESG’ye Ne Kadar Hazır?

• MUFG'nin Bölgesel Gerçekçilik Temelli Sürdürülebilirlik Yaklaşımı

• Gerçek Zamanlı Emisyon Verisiyle İklim Mücadelesinde Yeni Dönem

ÖNE ÇIKAN KONU

Bu bölümde, sürdürülebilirlik raporlarının önemli konularını, küresel şirketlerin yayımladığı sürdürülebilirlik raporları üzerinden inceleyerek, sürdürülebilirlik raporlamasının iyi uygulamalarını, zorluklarını ve gelişime açık yönlerini ele alıyoruz.

Bu hafta "Önemli Olmayan (Non-Material)" konuların raporlarda nasıl ele alınması gerektiğini ABN Amro örneği üzerinden inceledik.

CSRD/ESRS veya TSRS Kapsamında Önemli Olmayan (Non-Material) Konuların Yönetimi ve Paydaş Beklentileri

Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD) ve buna bağlı Avrupa Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (ESRS), şirketlerin sürdürülebilirlik raporlama süreçlerinde yeni bir dönemi başlattı. Bu sürecin merkezinde yer alan Çifte Önemlilik Değerlendirmesi (Double Materiality Assessment-DMA), şirketlerin hem etkilerini hem de finansal risk ve fırsatlarını titizlikle analiz etmesini gerektiriyor. Bu kapsamlı değerlendirme sonucunda, şirketin faaliyetlerinin, sürdürülebilirlik konularının dinamik oluşunun ve diğer nedenlerin rol oynaması ile daha önceki sürdürülebilirlik raporlarında yer alan bazı konuların artık "önemli" (material) olarak kabul edilmemesi gibi bir durum ortaya çıkabiliyor. Peki, bu tür konular nasıl ele alınmalı ve bu durum, özellikle bu konulara aşina olan paydaşların beklentilerini yönetme açısından nasıl yönetilmeli?

ESRS'nin Temel Prensibi: Önemli Bilgiye Odaklanma

ESRS çerçevesi bu konuda net bir yönlendirme sunar: Raporun "önemli olmayan bilgilerle seyreltilmesini" önlemek amacıyla, ESRS sürdürülebilirlik beyanı yalnızca önemli konuları içermelidir (ESRS 1, paragraf 2). Bu prensip, raporun daha odaklı, anlaşılır ve karar alıcılar için daha değerli olmasını sağlamayı hedefler.

Önemli Olmayan Konular İçin Farklı Yönetim Seçenekleri

DMA sonucunda önemli kabul edilmeyen konular için şirketlerin önünde birkaç seçenek bulunmakta:

1. Ayrı Bir Rapor veya İletişim Yolu ile Açıklama: Önemli kabul edilmeyen konular, ESRS sürdürülebilirlik beyanının dışında raporlanabilir. Örneğin, ayrı bir sürdürülebilirlik raporunda, şirketin internet sitesinde özel bir bölümde veya yıllık raporun farklı bir kısmında bu bilgilere yer verilebilir. Bu yaklaşımda kilit nokta şeffaflıktır: Konuların neden artık önemli kabul edilmediğine ve geçmişteki durumlarına ilişkin açık bir bilgilendirme sunulmalıdır.

2. Gönüllü Ek Olarak Dahil Etme: Şirketler, rapora "Gönüllü Açıklamalar" veya "Önceden Raporlanan Bilgiler" gibi bir başlıkla ek bir bölüm ekleyebilirler. Bu bölümde, CSRD gereklilikleri kapsamında önemli olmamalarına rağmen bu bilgilerin neden dahil edildiği net bir şekilde belirtilmelidir.

3. Bu Konulara Dair Yapılan Raporlamayı Durdurma: En doğrudan seçenek ise, ilgili konuya ilişkin raporlamayı tamamen durdurmaktır. Ancak bu durumda da önemlilik değerlendirmesindeki değişikliğe ve bu değişikliğin ardındaki mantığa ilişkin şeffaf bir açıklama yapılması önemlidir.

Paydaş Beklentilerini Yönetme ve Şeffaflık

Bu geçiş süreci, özellikle önceki raporlardan farklılıklar olduğunda, paydaşlarla etkin bir iletişimi zorunlu kılar. Şirketler, kilit paydaşlarla (hissedarlar, müşteriler, çalışanlar vb.) proaktif bir şekilde iletişim kurarak DMA süreçlerindeki değişiklikleri ve belirli konuların neden artık önemli kabul edilmediğini açıklamalıdır. Eğer paydaşlar, belirli bir konunun raporlanmamasına ciddi bir reaksiyon vererek yaklaşırsa, şirketlerin bu konularla ilgili potansiyel riskleri yeniden değerlendirmesi veya paydaş beklentilerini karşılamak adına gönüllü açıklamaya devam etmeyi gözden geçirmesi faydalı olabilir.

Bu süreçte dikkat edilmesi gereken önemli bir husus da, DMA eşiklerinin yapay olarak değiştirilmemesidir. Önemli olmayan konuları sırf rapora dahil etmek amacıyla önemlilik eşiklerini düşürmek/yükseltmek, değerlendirmenin bütünlüğünü ve güvenilirliğini zedeler. Değişiklikler yalnızca yeni bilgilerin konunun önemlilik durumunu gerçekten etkilemesi durumunda yapılmalıdır.

2024 Avrupa Raporlarından Uygulama Örnekleri ve Genel Yaklaşımlar

Avrupa'daki şirketlerin 2024 sürdürülebilirlik raporlarındaki ilk gözlemler, şirketlerin genellikle ESRS'nin prensibine uyarak ana sürdürülebilirlik beyanlarını yeni belirlenen maddi konulara odakladığını göstermektedir. Raporlar, yeni DMA süreçlerini ve bu sürecin sonuçlarını detaylı bir şekilde açıklamaktadır.

Daha önce raporlanan ancak DMA sonucunda önemli kabul edilmeyen konulara ilişkin olarak şirketler, genellikle bu konuları ana ESRS kapsamına dahil etmemektedir. Bu konulara ilişkin bilgilerin raporun başka bölümlerinde (örneğin, yıllık raporun farklı bir bölümü) yer alıp almadığı veya tamamen raporlamanın durdurulup durdurulmadığı her zaman ana raporun giriş bölümlerinde net bir şekilde belirtilmeyebilir. Ancak, raporun kapsamını, metodolojisini veya önceki raporlara göre yapılan değişiklikleri açıklayan bölümlerde bu duruma ilişkin genel bilgilere değinilebilir. Şirketler genellikle yeni dönemin getirdiği odaklanmayı ve ESRS gerekliliklerini vurgulamaktadır. Bu süreçte şeffaf paydaş iletişimi, bu kapsam değişikliklerinin doğru anlaşılması için kritik rol oynamaktadır.

Örneğin aşağıda Hollanda bankası ABN Amro’nun entegre raporundaki sürdürülebilirlik açıklamalarına bakıldığında bazı açıklamaların sürdürülebilirlik derecelendirme kuruluşlarının gereksinimlerine yönelik yapıldığı fakat ABN Amro’nun kendi DMA süreçlerinde önemli bulunmadığı ortaya konmuş. Bu gibi durumlarda ilgili açıklamaların yanına ESRS gereği “non-material” konular olduğu belirtilecek şekilde bilgilendirme yapılmış. Yani şirket raporunda önemli olmayan konulara ilişkin ilave açıklamalar da yapmayı tercih etmiş fakat bunların ESRS uyarınca yapılan DMA çalışması sonucu önemli olmadığının tespitini de paydaşlarla paylaşmış.

Y🌍RUM: CSRD ve ESRS'ye geçiş süreci, şirketlerin sürdürülebilirlik raporlama kapsamlarını DMA sonuçlarına göre yeniden tanımlamasını gerektirmektedir. Daha önce raporlanan konuların artık önemli kabul edilmemesi durumu, şirketler için bir yönetim ve iletişim zorluğu yaratmaktadır. ESRS, raporların önemli konulara odaklanmasını isterken, şirketler bu geçişi farklı raporlama stratejileri (ayrı açıklama, gönüllü ek, raporlamayı durdurma) ve güçlü paydaş iletişimi ile yönetmelidir. İlk raporlarda odak noktası yeni belirlenen maddi konular olsa da paydaş beklentilerini karşılamak ve şeffaflığı sürdürmek adına, daha önce raporlanan ancak artık önemli olmayan konulara ilişkin yaklaşımın net bir şekilde açıklanması uzun vadede faydalı olacaktır. Önemlilik değerlendirmesinin bütünlüğünü korumak ve eşikleri yapay olarak değiştirmemek de bu sürecin güvenilirliği açısından hayati öneme sahip.

Yeşil Büyüme Nasıl Yardımcı Olabilir?

Sürdürülebilirlik raporlarının artık gönüllülük esasında çıkarak bir zorunluluğa dönüşmesiyle birlikte, şirketlerin de bu süreçte dikkat etmesi gereken hususlar arttı. Bu alanda başı çeken şirketlerin dahi sürece uyum sağlaması için belirli bir vakte ihtiyaç duyduğunu söyleyebiliriz. 

Eğer şirketinizin sürdürülebilirlik raporlaması süreçlerinde eğitim ve danışmanlık desteğine ihtiyaç duyuyorsanız form üzerinden bizimle irtibata geçebilir, kurumunuzun eksiksiz bir sürdürülebilirlik raporlama yapması için hizmetlerimizden faydalanabilirsiniz.

EĞİTİM/RAPOR
Tedarik Zincirlerinde İnsana Yakışır İş

Avrupa Birliği’nin CSDDD düzenlemesiyle birlikte, tekstil tedarik zincirlerinde adil çalışma koşulları artık yasal bir zorunluluk. Türkiye’de üretim yapan firmaların, etik üretim standartlarına uyum sağlayarak rekabet gücünü koruması gerekiyor. Bu kapsamlı rapor, çalışan hakları, dijitalleşme, yeşil dönüşüm ve uluslararası düzenlemelere uyum konularında yol haritası sunuyor.

Yanıt aranan sorular:

• Zorla çalıştırma ve çocuk işçiliği nasıl önlenir?

• Dijital dönüşümde işçi hakları nasıl korunur?

• CSDDD Türk tedarikçileri nasıl etkiler?

• KOBİ’ler nasıl uyum sağlar?

• Sektörde iş birliği nasıl geliştirilir?

Raporun sundukları:

• Küresel eğilimler ve riskler

• Hukuki ve etik temel bilgiler

• Uygulama örnekleri

• Stratejik uyum önerileri

Ücretsiz abonelerimiz için tanımlanan makalelerin sonuna geldiniz.

1000TL karşılığında premium bülten abonesi olabilir ve bültendeki diğer yazıları da okuyabilirsiniz.

• ESG raporlamasının stratejik önemi artarken, veri yönetimindeki dağınıklık ve standartlar arası uyumsuzluk şirketleri zor durumda bırakıyor. Uyum odaklı yaklaşımlar eleştirilirken, ESG'nin kurumsal stratejiye entegre edilmesi gerekiyor. (Devamı)

• ETS sistemleri dünya genelinde yayılıyor, karbon gelirleri iklim yatırımlarına dönüşüyor. Peki Türkiye bu değişime nasıl yanıt veriyor? (Devamı)

• Küçük işletmeler, büyük şirketlerin sürdürülebilirlik beklentileriyle ESG sürecine dâhil oluyor. Bu dönüşüm, yalnızca uyumla sınırlı kalmayıp güven ve rekabet avantajı da sağlıyor. (Devamı)

• MUFG, sürdürülebilirlik stratejisini bölgesel ihtiyaçlara göre şekillendirerek yüksek karbonlu sektörleri dışlamak yerine dönüştürmeyi hedefliyor. Bankanın bu çok boyutlu etki yaklaşımını analiz ettik. (Devamı)

• Climate TRACE, uydu ve yapay zekâ destekli yapısıyla emisyon verilerini aylık olarak sunarak iklim verilerinde yeni bir şeffaflık ve hız dönemi başlatıyor. Çevresel performansı gerçek zamanlı izleme ve erken aksiyon alma imkânı sağlayan sistemin ayrıntıları neler? (Devamı)

KEŞFEDİN
Bu hafta gözümüze çarpan diğer haberler

Araştırma yaparken karşımıza çıkan ve bu hafta bültene koymadığımız diğer haberleri sizler için aşağıda derledik.

• İklim geçiş planları, şirketlerin uyum, yatırımcı güveni ve iş stratejisi açısından temel bir gereklilik olarak öne çıkıyor.

• Bilim insanları, fosil yakıt şirketlerinin küresel ısınmaya yol açan emisyonlarının ekonomik zararını hesaplayabilecek bir model geliştirdi.

• Temiz enerji süreçlerinin hızlanması için esneklik ve kamu desteği gerekiyor.

• Moda sektöründeki atık ve emisyon sorunlarına çözüm arayan girişimler, tekstil üretiminde temiz teknoloji uygulamalarını artırmaya çalışıyor.

• 11 startup, CO₂’yi yakalayıp faydalı ürünlere dönüştürerek iklimle mücadeleye ve yeni ekonomik fırsatlara katkı sağlıyor.

• Yeni veriler, güneş ve rüzgâr enerjisinin fosil yakıt ithalatına olan bağımlılığı azaltarak enerji güvenliğini artırmada kritik rol oynadığını gösteriyor.

BİTERKEN
Yeşil Büyüme ile İşbirliği Yapın

Bu hafta da bültenin sonuna geldik. Yeşil Büyüme’nin diğer hizmetlerini aşağıda bulabilirsiniz.

Dinamik Regülasyonlara uyum ve sürdürülebilirlik alanındaki deneyimimizden faydalanmak isterseniz işte Yeşil Büyüme’nin size değer katabileceği alanlar:

1. Kurumsal Sürdürülebilirlik Eğitimleri - Başta GRI, CSRD ve TSRS raporlama çerçevelerini kapsayan, kurum ve sektöre özel sürdürülebilirlik ve raporlama eğitimleri için irtibata geçin.

2. Sürdürülebilirlik Raporlaması Danışmanlığı - Şirketinizin sürdürülebilirlik çalışmalarının, risk ve fırsatların üst bakışla raporlara yansıtılması için iletişime geçin.

3. Sürdürülebilirlik İletişimi- Çoğunluğu yönetici seviyesinde 8000+ abone ve 32.000+ sosyal medya takipçisi ve ~20.000 Websitesi okuyucusuna mesajınızı iletin. Kapsamlı işbirliği paketi için irtibata geçin.