Yeşil Büyüme (Newsletter) Haber Bülteni -23

Merhaba, Yeşil Büyüme'nin haftalık bültenine hoş geldiniz. Özellikle sizin girdilerinizle ve ekosistemin ihtiyaçlarıyla şekillenecek bu bültende hangi konuları görmek istersiniz? Bize yazın. Keyifli okumalar! 

Bu bültende ele aldığımız başlıca konular ise şu şekilde;

  • Çaba Paylaşım Düzenlemesi kapsamında üçlü görüşmelerde varılan uzlaşma

  • Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması ile ilgili gecikme

  • AB'de yenilenebilir enerji sistemlerinin kurulumunun hızlandırılması ile ilgili teklif

  • COP 27'de bu hafta yaşanan önemli gelişmeler

  • Avrupa Yeşil Mutabakatı çerçevesinde elektronik ürünlerde tamir hakkı

  • Avrupa Konseyi tarafından kabul edilen "Binalarda Enerji Verimliliği Direktifi" yaklaşımı

  • Hidrojen için Yenilikçilik Fonu

  • Uluslararası Enerji Ajansı tarafından yayımlanan "Küresel Enerji Görünümü-2022" raporu

Hazırsanız başlıyoruz:

🪙 AVRUPA YEŞİL MUTABAKATI

💪Çaba Paylaşım Düzenlemesi (Effort Sharing Regulation) uzlaşması

Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında Çaba Paylaşım Düzenlemesi (Effort Sharing Regulation) ile ilgili üçlü görüşmeler neticesinde, Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu arasında 9 Kasım 2022'de geçici anlaşmaya varıldı. Çaba Paylaşım Düzenlemesi ile Emisyon Ticaret Sistemi ile kapsanmayan tarım, binalar, atık, küçük endüstriler ve ulaşım sektörlerine yönelik üye ülkeler için bağlayıcı emisyon azaltım hedefleri getiriliyor. İlgili sektörler için daha öncede %29 olarak belirlenen emisyon azaltım hedefi %40'a çıkarılıyor. Üye ülkelerin benimseyeceği hedefler -%10 ile -%50 arasında değişiyor. 

Y🌎RUMÇaba Paylaşım Düzenlemesi AB vatandaşlarının genelini ilgilendiren sektörlerdeki emisyonları azaltmayı hedeflediği için, yüksek enflasyona neden olmayacak ve üye ülkeler arasında tepkileri azaltacak şekilde kapsamındaki sektörlerde esnek bir şekilde emisyon düşürme hedefleri belirleniyor. 

Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması (SKDM)'nda gecikme

Avrupa Parlamentosu SKDM raportörü Mohammed Chahim yayımladığı bir paylaşımda üçlü görüşmeler sürecinde SKDM ile ilgili henüz bir uzlaşmaya varılamadığını, 2023 yılının başında başlaması beklenen emisyon raporlama zorunluluğu ile ilgili bir gecikmenin yaşanmasının muhtemel olduğunu ifade etti. 

Y🌎RUM: Elektrik, gübre, çimento, demir ve çelik gibi belirli ürünlerin AB'ye ihracında karbon ücreti getirecek olan SKDM kapsamında, AB kurumları arasında görüş ayrılığı olan iki önemli konu: "emisyonların kapsamı" ve "türleri". Avrupa Parlamentosu; polimerler, hidrojen gibi ilave ürünlerin SKDM kapsamına alınmasını ve doğrudan emisyonların yanı sıra dolaylı emisyonların da hesaplamalara dahil edilmesini istiyor.  Avrupa Konseyi ve Komisyonu, getireceği idari yük ve hesaplamalarda meydana gelecek bir takım belirsizlikler nedeni ile Avrupa Parlamentosu'nun teklifine sıcak bakmıyor. 

Yenilenebilir enerji sistemlerinin kurulumunun hızlanması

Avrupa Komisyonu yenilenebilir enerji sistemlerinin kurulumunu hızlandıracak olan geçici bir düzenleme teklifi yayımlandı. Düzenlemeye göre, "devre dışı bırakan kamu yararı (overriding public interest)"nın olması durumunda doğal olmayan alanlarda kurulacak olan küçük güneş enerji sistemleri ile ilgili izin alma süresi 1 ay ile sınırlı tutulacak. Ayrıca, "Kuşlar" ve "Habitat" direktifleri gereği yapılması gereken bazı çevresel değerlendirmeler de küçük ölçekli GES kurumlarında talep edilmeyecek. 

Y🌎RUM: Bu teklifin yapılmasının nedeni, Yenilenebilir Enerji Direktifi'nin Gözden Geçirilmesi ile ilgili teklifin görüşmelerinin devam etmesinin enerji fiyatlarını kontrol alma çabaları üzerindeki geciktirici etkisini engellemek. Rusya'nın AB'ye doğal gaz sevkiyatını durdurması, kış aylarında enerji fiyatlarının daha da yükselmesine neden olması bekleniyor. Bu durum özellikle tüketicileri ve endüstrileri olumsuz etkileyecek. Avrupa Komisyonu, acil olarak getirilen teklif ile ortaya çıkabilecek sorunları azaltmayı hedefliyor. 

🏞Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı - 2022 (COP 27)'nda bu hafta yaşanan gelişmeler

  • İskoçya, iklim değişikliğine bağlı olarak kırılgan ülkelerde yaşanan çevresel felaketlere yönelik bir fonun oluşturulmasını teklif etti. Gelişmiş ülkeler, hukuksal olarak gelecekte kendilerine daha fazla finansal yük oluşturacak bu teklife sıcak bakmıyor.

  • "Zarar ve ziyan" olarak Türkçeye çevirebileceğimiz "loss and damage" kavramı gelişmekte olan ülkeler tarafından daha yüksek ses ile dillendirildi. Bu kavram, gelişmiş ülkelerin sağladığı finansal desteklerden farklı olarak, iklim değişikliğine bağlı oluşan zararların karşılanması için bir tazminat fonunun oluşturulmasına dayanak teşkil ediyor.

  • Google, Afrika'nın dijital dönüşümü için 1 milyar dolar finansal kaynak ayıracağını duyurdu.

  • BM uzmanları tarafından iklim değişikliği ile mücadele kapsamında atılacak adımların insan haklarının korunmasına yönelik prensipler kapsamında değerlendirilmesi için çağrı yapıldı.

  • COP 27 ile aynı dönemde "BM Devlet Olmayan Aktörlerin Net-Sıfır Taahhütleri Yüksek Uzman Grubu" tarafından yayımlanan "İşletmeler, Finansal Kuruluşlar, Şehirler ve Bölgelerin Net-Sıfır Taahütleri" konulu raporda özellikle çok uluslu şirketlerin, emisyonların ölçülmesinde ve raporlanması faaliyetlerinin, bilimsel standartlar kullanan uluslararası kuruluşların (Science Based Targets Initiative (SBTi), International Organization for Standardization (ISO) vb.) çalışmalarına dayandırılmasının önemine vurgu yapıldı.

  • COP 27 öncesi BM tarafından yayımlanan "13. Küresel Emisyon Açığı Raporu", mevcut emisyon trendleri ile Paris İklim Anlaşması ile belirlenen 1.5 derece hedefine ulaşılmasının mümkün olmadığını ortaya koyuyor. 2030 yılında 1.5 derece hedefine ulaşılabilmesi için yıllık 23 GtCO2, 2 derece hedefine ulaşılabilmesi için ise yıllık 15 GtCO2 daha fazla karbon emisyonunun azaltılması gerekiyor. Raporda ayrıca, aralarında Rusya, Türkiye ve Hindistan'ın da bulunduğu bazı ülkelerde emisyonların artmaya devam ettiği belirtildi.

  • BBC tarafından yapılan analize göre, bu yıl Mısır'da gerçekleştirilen COP 27'ye katılan fosil yakıt endüstrisi ile bağlantılı kişi sayısı %25 artarak 600 kişiye ulaştı.

  • Yeni yayımlanan ulusal katkı beyanlarında yer alan zayıf hedefler nedeni ile küresel ısınmadaki artışın 2.4-2-8 arasına ulaşması bekleniyor.

  • Avrupa Birliği COP 27 görüşmeleri esnasında Kazakistan ve Namibya ile yenilenebilir enerji ve hammadde ile ilgili mutabakat anlaşmaları imzaladı. Kazakistan ile imzalanan anlaşma gereğince batarya değer zincirinin geliştirilmesi ve dijital dönüşüm kapsamında işbirliği yapılacak. Namibya ile yapılan anlaşma kapsamında ise madencilik ile ilgili bir takım yeni yatırımların yapılması öngörülüyor.

  • ABD İklim Elçisi John F. Kerry, COP 27 görüşmelerinde "Enerji Dönüşüm Hızlandırıcısı" olarak ifade edilen ve gelişmekte olan ülkelerde kurulacak yenilenebilir enerji sistemlerini finansal olarak desteklemeyi amaçlayan gönüllü karbon ticaret planını duyurdu. Bu plan sayesinde gelişmiş ülkelerde bulunan şirketler yenilenebilir enerji yatırımları için finansal desteğe erişebilmesi bekleniyor. Çevreci gruplar ise, zaten yapılacak olan yenilenebilir enerji projelerinin gelişmekte olan ülkeler tarafından desteklenmesinin pratikte fayda sağlamayacağını ifade ederek plana şüphe ile yaklaşıyor.

Y🌎RUM: COP 27'de en kritik konu gelişmekte olan ülkelerin gelişmiş ülkelerden finansal destek talebi. Gelişmiş ülkeler tarihsel emisyon sorumluluklarından dolayı iklim değişikliğine bağlı çevresel felaketlere neden olmakla suçlanıyor. Şu ana kadar Paris İklim Anlaşması çerçevesinde gelişmiş ülkeler tarafından verilen taahhütler yerine getirilmedi. Gelecek yıllarda bu konunun daha fazla gerginliğe yol açması bekleniyor. Karbon rejimlerinin giderek genişlediği ve karbon ücretleri/vergilerinin arttığı bir ortamda Türkiye'deki emisyonların artmaya devam etmesi, gelecekte ihracatta bir takım sorunlara yol açabilir. 

🏭 Elektronik ürünlerde tamir etme hakkı

Avrupa Çevre Politikaları Enstitüsü Agata Meysner ve Jesus Urios tarafından, sürdürülebilir ürün inisiyatifi kapsamında getirilmesi planlanan "tamir etme hakkı" ile ilgili hazırlanan raporda yer alan önemli hususlar;

  • Avrupa pazarına sürülen elektrik ve elektronik aletlerin 2010 yılında 7.5 milyon ton olan miktarı 2019 yılında 11.2 milyon tona yükseldi. Avrupa Birliği kritik metaller konusunda %75 ile %100 (platinyum, lityum, magnezyum) arasında dışarı bağımlı.

  • Çin, 17 nadir metalin ihracatının yaklaşık %95'ini gerçekleştiriyor. 2050 yılına kadar enerji depolaması kapsamında lityum ihtiyacının 60 kat, lityum ihtiyacının ise 15 kat artması bekleniyor.

  • Dünya genelinde 2019 yılında 53.6 milyon ton olan e-atık miktarının 2030 yılında 74 milyon tona yükselmesi bekleniyor.

  • 2019 yılı itibariyle Avrupa Birliği'nde 11.23 milyon ton elektronik atıktan sadece 4.48 milyon tonu geri dönüştürüldü. Değerlendirilmeyen atıkların mali değerinin 800 milyon ile 1.7 milyar € arasında olduğu tahmin ediliyor.

  • Avrupa Yeşil Mutabakatı çerçevesinde açıklanan "Döngüsel Elektronik İnisiyatifi" çerçevesinde elektronik ürünlerin dayanıklılığının, içerdiği geri dönüştürülebilir malzeme miktarının ve tamir edilebilirliğinin artırılması hedefleniyor.

  • Sürdürülebilir ürün inisiyatifi kapsamında getirilmesi planlanan "tamir etme hakkı" çerçevesinde, değiştirme yerine tamir etmenin öncelikli hale getirilmesi planlanıyor. Ayrıca, garanti süresinin iki yıla uzatılması ve kusurlu ürünlerin tamir edilmiş olanlar ile değiştirilmesi gibi bir takım yenilikler öngörülüyor.

Y🌎RUM: Özellikle yenilenebilir enerji teknolojilerinde kullanılan kritik metallerin tedarikinde yaşanabilecek sorunlara karşı dayanıklılığı artırmak ve bu metallere ödenen milli servetin azaltılması için Türkiye'de de elektronik atıklardaki değerli metallerin azami seviyede değerlendirileceği mekanizmalar kurulmalı. 

⚡ Avrupa Konseyi Binalarda Enerji Verimliliği Direktifi ile ilgili genel yaklaşımını kabul etti. 

"Binaların Enerji Verimliliği Direktifi" ile 2030 yılından itibaren yeni yapılan bütün binaların sıfır emisyonlu olmalarının zorunlu tutulması planlanıyor. Mevcut binalar ise, üye ülkelerin kendi yapacakları planlamalara istinaden 2050 yılına kadar sıfır emisyonu hale getirilecek. Konsey'in benimsediği genel yaklaşıma göre; 

  • 2028 yılından itibaren tüm yeni kamu binaları sıfır emisyonlu olarak inşa edilecek.

  • 2030 yılından itibaren ise tüm binalar sıfır emisyonlu olacak.

  • İbadet ve savunma için kullanılan binalar ile tarihi binalar istisna kapsamına alınabilecek.

  • Mevcut binaların asgari seviyede enerji verimli olması ve bu sayede yıllık olarak maksimum seviyede ana enerjiden tasarruf edilmesi konusunda üye ülkeler arasında anlaşmaya varıldı. Bu düzenleme ile mevcut binalarda başlayacak yenileme dalgası sayesinde kademeli olarak enerji verimliliğinin sağlanması amaçlanıyor.

  • Üye ülkeler ayrıca, meskun binalar haricindeki binalardan en kötü enerji performansına sahip olan %15'in 2030 yılına kadar, %25'inin ise 2034 yılına kadar tadilattan geçirilmesini sağlayacak.

  • 2033 yılına kadar tüm meskun binaların enerji verimliliğinin D seviyesine çıkarılması hedefleniyor.

  • Sıfır emisyonlu binalar için A0 kategorisi getiriliyor. A+ binalar ise, yenilenebilir enerji sayesinde şebekeye enerji veren binalar için verilecek.

  • 31 Aralık 2026'dan itibaren 250 metrekareden büyük yeni bütün kamu binaları ve meskun olmayan binalara, 31 Aralık 2027'den itibaren 400 metrekareden büyük bütün eski kamu binaları ve meskun olmayan binalara ve 31 Aralık 2029'dan itibaren bütün meskun binalarda güneş enerji sistemlerinin kurulumu zorunlu olacak.

Y🌎RUM: Türkiye'deki inşaat firmaları Avrupa Birliği'nde başlayacak yenileme dalgasındaki iş fırsatlarından yararlanabilir. 

✅ Hidrojen için "Yenilikçilik Fonu"

Ukrayna Savaşı'nın başlaması ile açıklanan REPowerEU Planı çerçevesinde Avrupa Birliği, 2030 yılına kadar 10 milyon ton iç piyasadan, 10 milyon ton ise ihraç olmak üzere toplam 20 milyon ton yenilenebilir hidrojen tedarik etmeyi planlıyor. 

 Yenilenebilir hidrojen kapasitesinin artırılabilmesi için güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji projelerine hız verilmesi gerekiyor. Frans Timmermans'a göre, durumun aciliyetinden dolayı en hızlı sonuç alacakları yöntem ile gerekli yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor. 

3 Kasım 2022'de "Yenilikçilik Fonu" kapsamında açıklanan yeni çağrılar ile hidrojen projelerine 3 milyar € kaynak ayrılacak. Finansal kaynağın 1 milyar €'luk kısmının, hidrojenin endüstriyel kullanımı için harcanması planlanıyor. 

2024 yılından itibaren pilot uygulama ile hayata geçmesi beklenen Hidrojen Bankası projesi ile hidrojen teknolojilerinin geliştirilmesindeki finansal risklerin azaltılması için üretici ve tüketiciler arasındaki fiyat beklenti farkının tamamının karşılanması bekleniyor. 

🎋SEKTÖREL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Küresel Enerji Görünümü-2022 Raporu

Uluslararası Enerji Ajansı'nın amiral gemisi raporlarından olan "Küresel Enerji Görünümü-2022 RaporuKüresel Enerji Görünümü-2022 Raporu"nda yer alan dikkat çekici hususlar;

  • Dünyanın en büyük fosil yakıt ihracatçısı olan Rusya'nın tedariği yavaşlatması ile özellikle doğalgaz da tarihi fiyat artışları yaşandı. Pandemi nedeni ile Çin'in azalan doğalgaz talebi, Avrupa Birliği'nin spot LNG piyasasından 50 milyar metreküp doğalgaz talebi ile dolduruldu. Elektrik fiyatlarındaki artışının %90 oranında nedeni doğalgaz ve kömür fiyatlarında yaşanan artış.

  • Enerji fiyatlarındaki artış pek çok gelişmekte olan ülkede doğalgaz fiyatlarını da tetikledi. Burada özellikle gelirlerinin önemli bir kısmını enerji ve gıdaya harcayan dar gelirliler oldukça kırılgan durumda. Yaklaşık 100 milyon kişi daha sağlıklı çözümler yerine ateşte yemek pişirme seçeneğini tercih etmek zorunda kalabilir.

  • Şu ana kadar gelişmiş ülkeler tüketicileri artan enerji fiyatlarına karşı korumak için yaklaşık 500 milyar $ harcadı. Kısa dönemli tedbir olarak ta kömür ve petrole dönüş eğilimleri görülüyor.

  • Fosil yakıtların küresel ölçekte enerji piyasalarındaki payı yaklaşık %80 civarında. 2025'ten itibaren fosil yakıtların payının elektrikli araçlardaki artışa paralel olarak azalması bekleniyor.

  • Net-sıfır ile ilgili verilen sözler yeterince tutulmadığı için 2050 yılı itibariyle küresel ısınmadaki artışı 1.5 derece içinde tutmak mümkün gözükmüyor.

🚗Avrupa Yeşil Mutabakatı ve otomotiv sektörü

Avrupa Otomotive Tedarikçileri Birliği'nin McKinsey ile birlikte yaptığı bir ankete göre, katılımcıların %23'ü artan enerji fiyatları nedeni ile bu yıl rekor düzeyde zarar bekliyor. Otomotiv sektöründeki şirketlerin çok düşük kar marjları ile çalışması neden ile yeşil ve dijital dönüşüm için yapılması gereken yatırımlar aksıyor. Bütçeye uygun enerji tedarikinin sağlanamaması halinde orta dönemde Avrupa Birliği'ndeki otomotiv endüstrisinin rekabet gücünün zarar göreceği tahmin ediliyor. Avrupa'daki otomotiv endüstrisi Avrupa Yeşil Mutabakatı'nın hedeflerine karşı değil. Ancak, yeşil dönüşüm sürecinde alternatif yakıt altyapısının hızlı bir şekilde güçlendirilmesi, yenilenebilir enerji kapasitesinin hızlı bir şekilde artırılması ve kritik metallere uygun fiyatlarda erişimin kolaylaştırılması yönünde politik seviyede destek bekliyor. 

🇹🇷 TÜRKİYE'NİN NET-SIFIR YOLCULUĞU

Eskişehir Sanayi Odası'nın düzenlediği etkinlikte konuşan Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakçı şunları ifade etti:

“Sınırda karbon düzenlenmesi sistemini oluşturmamız ve bir karbon fiyatlandırması yapmamız gerekiyor. Ayrıca üreticiler, odalar, borsalar, şirketler, özel kurumlar için yeni bir fon çalışması daha yaptık. Türkiye Yatırım Platformunu kurduk. Platformun amacı, Türkiye’ye yeşil ve dijital dönüşümde doğrudan finansman sağlanacak. AB bunun için 40 milyar avroluk bir garanti yaratıyor. Firmaların dönüşüm projelerine sıfır faizle çok uzun dönemde ödememe avantajı ile bankalar tarafından özel sektöre yönelik kredi şeklinde kullandırılacak. Uluslararası mali kuruluşlar bu fonu almış durumda. Bunun çağrıları da başladı. Firmalarımız araştırmalarını yapıp bu fona başvurabilecek.” 

Faruk Kaymakçı

Merkez Bankası Eski Başkanı Erdem Başçı, katıldığı Yeşil İz konferansında merkez bankalarının yeşil dönüşümde üslenebilecekleri rolleri anlattı. Başçı, merkez bankalarının iletişim stratejilerinde iklim değişikliğinin finans sektörü üzerinde meydana getireceği risklere sık sık yer vermesi gerektiğini ifade etti. 

  • Eğer bir arkadaşınızın yönlendirmesiyle buraya geldiyseniz, bültene abone olabilirsiniz. Her cuma dolu dolu bir bülten ile posta kutunuzdayız.

  • Bültende yer almasını istediğiniz konuları iletiş[email protected] üzerinden paylaşabilirsiniz.

  • Haftaya yine dolu dolu bir bültende buluşmak üzere. Hoşçakalın.