Yeşil Büyüme Haftalık Bülten-93

iş birliğiyle

Merhaba, Yeşil Büyüme'nin Haftalık Bülteni'ne hoş geldiniz. Sürdürülebilirlik evreninde çabalar somutlaşır ve yoğunlaşırken siz de olan biteni yakından takip edin. Keyifli okumalar!

Bu bültende ele aldığımız başlıca konular şu şekilde;

  • Türk Şirketi Kontrolmatik Lityum Pazarında İddialı Konuma Gelmek İstiyor

  • Çimsa’nın Yeşil Dönüşüm Hamleleri

  • Sürdürülebilirlik Raporlamaları  Yeşil Dönüşümün Finansmanı İçin Kilit Önemde

  • Dünyada ve Türkiye’de Güneş Enerjisi Sektörü

  • Avrupa İklim Riskleri Değerlendirmesi Raporu Yayımlandı

  • Avrupa Komisyonu'nun Yeşil Tarım Kurallarına Yönelik Tartışmalı Adımı

HAFTANIN SPONSORU

ECM ile Karbon ve I-REC Piyasalarına Güvenilir Adımlar Atın! 🌍💼

Erguvan, çevresel emtia ticaretinin geleceğini şekillendiren yenilikçi platformu ECM ile karbon kredi ve yenilenebilir enerji sertifikası (REC) ticaretine öncülük ediyor. 🚀

🔎 ECM'nin Benzersiz Özellikleri:

  • ECM’de bulunan çeşitli yenilenebilir enerji sertifikaları ve karbon emisyonu denkleştirme projelerine doğrudan yatırım yaparak, Türkiye’nin sürdürülebilir geleceğine katkıda bulunun.

  • ECM, sertifika ihtiyaçlarınız için kullanıcı dostu özelliklerle donatılmıştır, ücretsiz teklif isteme ve ihaleyle rekabetçi fiyatlandırmalara erişim kolaydır.

  • ECM’de karbon kredilerinizi ve I-REC’lerinizi ücretsiz saklayın ve transfer edin. Sertifikalarınızı tek komutla ve anında oluşturun.

  • ECM veri ekranlarıyla fiyat, hacim, ihraç vb. güncel global piyasa verilerine kolaylıkla ulaşın.

  • Global veri sağlayıcıları ve karbon kredi derecelendirme ajansları ile ortaklıklar sayesinde dünya çapında verilerle karar verme imkânına sahip olun.

  • Ulusal ve uluslararası finans kuruluşları ile ortaklıklarımız sayesinde, karbon kredi talebine geniş bir pencereden erişim elde edin.

  • Ürün ve hizmetlerinize karbon ayak izi denkleştirmeyi sorunsuzca entegre ederek, müşterilerinizi işlem köprüleri aracılığıyla ECM ekosistemine entegre edin.

🤝 Piyasalara güvenilir erişim için Türkiye’nin ilk karbon ve I-REC platformu geliştiricisi Erguvan ile yeşil geleceğe liderlik edin.

👉 Ücretsiz ECM üyeliğinizi ecm.erguvan.co adresinden başlatın.

TÜRKİYE’NİN NET-SIFIR YOLCULUĞU

Türk Şirketi Kontrolmatik Lityum Pazarında İddialı Konuma Gelmek İstiyor

Görsel: kontrolmatik.com

Türkiye'nin enerji ve mühendislik sektöründeki önemli oyunculardan Kontrolmatik, lityum batarya pazarındaki büyümesini desteklemek amacıyla uluslararası finans piyasalarına yönelme ve çeşitli şirket birimlerini halka arz etme planları yapıyor. Şirket, Çin teknolojisinin alternatiflerine yönelik artan talepten yararlanmayı hedefliyor.

Kontrolmatik'in Yönetim Kurulu Başkanı Sami Aslanhan, Bloomberg'e İstanbul'da verdiği röportajda, şirketin yıl içerisinde, piyasa koşullarına bağlı olarak yeşil Eurobond ihracı yapmayı düşündüğünü belirtti.

Ulaştırma ve enerji santrallerinde kullanılan lityum iyon bataryalar üretmekten, Dünya'ya veri gönderen cihazları birbirine bağlayan uyduları işletmeye kadar geniş bir alanda faaliyet gösteren Kontrolmatik, madencilikten geri dönüşüme kadar tüm batarya değer zincirini kapsayacak şekilde genişlemeyi planlıyor. Şirket, ABD ve Avrupa'nın tedarik zincirinde Çin'e olan bağımlılığı azaltma yönündeki çabalarının, alternatif ürünlere olan talebi artıracağına inanıyor.

Ham madde temini için Afrika ve Latin Amerika'daki madencilik projelerini de yakından izleyen Kontrolmatik, Ankara’daki batarya üretim tesisinin yanı sıra ve Güney Carolina'da da ikinci bir tesis inşa ediyor. Şirket bu yeni tesis için ise 300 milyon dolar finansmana ihtiyaç duyuyor ve bu yatırımın bir kısmını, sahibi olduğu Pomega Enerji Depolama Teknolojileri'nin hisselerinden belirli bir bölümünü satarak karşılamayı planlıyor.

ÇİMSA’nın Yeşil Dönüşüm Hamleleri

Geçtiğimiz yıl itibarıyla yürürlüğe giren SKDM'nin kapsama aldığı sektörlerden biri de çimento sektörü. Bu açıdan da düzenlemenin dünyanın en önemli oyuncularından biri olan Türk çimento sektörü için önemi büyük.

Ülkemizin önemli çimento üreticilerinden Çimsa'nın CEO'su Umut Zenar, Yeşil Mutabakat kapsamında sektörde yaşanan dönüşümü ve Çimsa’nın yol haritasını verdiği bir röportajda şöyle anlattı:

“Döngüsel ekonomi uygulamaları ile paralel olarak alternatif hammadde ve yakıt kullanımını artırıyoruz, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji yatırımlarımızı sürdürüyor, inovasyon ve dijitalizasyon konularına yoğunlaşıyoruz. Bu stratejilerle 2023 yılında gündemimizde en çok yer verdiğimiz konu, 1 Ekim’de yürürlüğe giren Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) ve düşük karbonlu çimento üretimi oldu. Bu kapsamda, AB’ye ihraç edilen çimento ve çimento hammaddesi olan klinkerin karbon yoğunluğunu düşürmek için gerekli önlemleri alıyoruz. 2024 ve sonrasında, iklim değişikliği ile mücadelede sektörel dönüşümün hızlanacağını ve düşük karbonlu üretimin vazgeçilmez bir unsuru haline geleceğini öngörüyoruz. Bu süreçte, Yeşil Mutabakat’ın çimento sektörüne etkilerini değerlendirirken, enerji verimliliği, alternatif yakıt-hammadde kullanımı, karbon azaltımı gibi stratejilerimizi daha da güçlendireceğiz. Ayrıca, Türkiye için belirlenmiş 2053 sıfır emisyon hedefine ulaşmak üzere, ülkemizde yayınlanacak İklim Kanunu ve Emisyon Ticaret Sistemi gibi düzenlemelere uyum sağlamak için gerekli adımları atacağız.”

Umut Zenar, Çimsa CEO

Yeşil Büyüme’den Enexion Ortaklığıyla Yeni SKDM Eğitimi

2023 senesinin son çeyreği ile birlikte, SKDM (CBAM) raporlaması beyanı öncelikli sektörler (çimento, gübre, demir-çelik, alüminyum, elektrik ve hidrojen) özelinde başladı. Yeşil Büyüme ev sahipliğinde düzenlenen ve Enexion Group eğitmenleri tarafından hazırlanan çevrimiçi SKDM eğitiminde Avrupa Birliği sınırlarına ihraç edilen ürünler bazında; SKDM sürecinin işleyişi, sektörler bazında beklentiler ve SKDM raporlamaları ile ilgili bütün detaylar ele alınacaktır.

Toplam 2 seans ve 4+ saat sürecek olan eğitim; AB’ye ihracat yapan şirketlerimiz, şirketlerin sürdürülebilirlik yöneticileri, sürdürülebilirlik danışmanları ve kendilerini bu alanda geliştirmek isteyenler için hazırlandı.

KURUMSAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

“Sürdürülebilirlik Raporlamaları  Yeşil Dönüşümün Finansmanı İçin Kilit Önemde"

Avrupa Menkul Kıymetler ve Piyasalar Otoritesi (ESMA), geçtiğimiz ay yayımladığı Risk İzleme Raporu’nda (indirme linki) yeşil yıkamayı yatırım ortamı için ‘temel risk faktörü’ olarak tanımlamıştı.  Buna göre, ESG hedeflerine katkıda bulunduğunu iddia eden fonların olası yanıltıcı iddiaları yatırımcıların yanlış karar vermelerine sebep olabilir. İşte bu noktada ESG uyumluluğun, yanıltıcı iddialar yerine şirketlerin sürdürülebilirlik raporlamalarını temel alan bir ortamda karar verilmesi en önemli gereklilik olarak öne çıkıyor.

Yukarıda adı geçen raporun müellifi ESMA’nın Başkanı Verena Ross da yaptığı bir açıklamada, yeşil dönüşümün finansmanında şirket düzeyindeki bildirimlerin kritik bir rol oynadığını vurguladı. Ross, sahte ESG kimlik bilgileriyle pazarlanan finansal ürünlerin yarattığı "yeşil yıkama" riskine karşı uyarıda bulunarak, bu durumun yatırımcıların güvenini sarsabileceğini ve sürdürülebilir yatırımların genel kabulünü zedeleyebileceğini belirtti. 

Ross, şirketlerin çevresel ve iklimle ilgili faktörlere ilişkin zorunlu açıklamalar yapmasını gerektiren CSRD ve SEC gibi yeni düzenlemelerin, farklı pazarlar ve sektörler arasında karşılaştırılabilirliği artıracağını ve sürdürülebilir yatırımların önünü açacağını söyledi. ESMA Başkanı, "Bu temel bilgiler, yatırım zincirinin ilk halkası olarak, daha sonra finansal hizmetler endüstrisi tarafından sağlanan ürün ve hizmetlere aktarılır" diyerek, sürdürülebilirlik raporlamalarının önemini vurguladı.

🔎Eğer siz de şirketinizin ihtiyaçları ya da kariyeriniz için sürdürülebilirlik raporlama çerçevelerini öğrenmeye ihtiyaç duyuyorsanız çevrimiçi olarak düzenlediğimiz TSRS ve CSRD eğitimlerine göz atabilirsiniz. 👩🏼‍🏫

YEŞİL DÖNÜŞÜM

Dünyada ve Türkiye’de Güneş Enerjisi Sektörü

2022 Küresel Enerji Krizi, dünya genelinde enerji arzının sürdürülebilirliği ve ülkelerin Net Sıfır Emisyon hedeflerine olan etkisini ön plana çıkardı. Fosil yakıtlara bağımlılığın getirdiği zorluklar ve yenilenebilir enerji kaynaklarının önemi bu krizle birlikte daha da belirginleşti. Ancak belki de bu zayıflık, yenilenebilir enerji alanındaki yatırımların nerelere kanalize edilmesi konusunda ülkelere ve girişimcilere yol gösterici etkide bulunmuş olabilir.

Özellikle güneş enerjisi, elektrik üretimindeki karbon emisyonlarını azaltma ve yeşil dönüşüm sürecinde en hızlı büyüyen teknoloji olarak öne çıkıyor. Dünyadaki birçok ülke gibi Türkiye de, bu alanda önemli adımlar atarak, Ulusal Enerji Planı ve yenilenebilir enerjiye yönelik mevzuatlarla güneş enerjisini teşvik edici ve yerli üretim kapasitesini artırıcı tedbirler almaya devam ediyor.

Bu bağlamda PwC Türkiye, "Dünyada ve Türkiye'de Güneş Enerjisi Sektörü" başlıklı bir araştırma raporu yayımladı (indirme linki). Raporda, güneş enerjisi üretimi ve bu alandaki şirketlerin küresel ve yerel düzeydeki tarihsel gelişimi, mevcut durumu ve geleceğe yönelik beklentileri detaylı bir şekilde inceleniyor. Açık kaynaklardan derlenen araştırma, güneş enerjisinin potansiyelini, sektördeki mevcut durumu ve gelecek vizyonunu anlamak isteyen herkes için değerli bir kaynak.

🗺AVRUPA YEŞİL MUTABAKATI

Avrupa İklim Riskleri Değerlendirmesi Raporu Yayımlandı

Görsel: Antonio Tedim-Well With Nature (Avrupa Çevre Ajansı)

Avrupa Çevre Ajansı'nın yeni yayımlanan "Avrupa İklim Riski Değerlendirmesi" raporu, kıtanın karşı karşıya olduğu ciddi iklim risklerine dair kapsamlı bir analiz sunuyor. Coğrafi yakınlığımız ve ticari ilişkilerimiz açısından bizi de yakından ilgilendirdiğini düşündüğümüz raporda, Avrupa'nın iklim değişikliğinin olumsuz etkileriyle mücadelede kararlı adımlar atması gerektiğinin altı çiziliyor. İşte bu önemli çalışmanın anahtar çıkarımlarından bazıları:

  • Küresel Isınmanın Rekor Seviyelerde: 2023, kaydedilen en sıcak yıl olarak tarihe geçti. Ortalama küresel sıcaklık, sanayi öncesi seviyeleri 1,5°C aşarak, insan kaynaklı iklim değişikliğinin dramatik etkilerini gözler önüne serdi.

  • Avrupa'nın Isınma Hızı: Avrupa, dünyanın en hızlı ısınan kıtası olarak öne çıkıyor. Artan sıcak hava dalgaları ve değişen yağış modelleri, aşırı hava olaylarının şiddetini artırırken, Güney Avrupa'da kuraklık riskleri artıyor.

  • Çevresel ve Sosyal Riskler: İklim değişikliği, gıda ve su güvenliği, enerji güvenliği, mali istikrar ve insan sağlığı gibi alanlarda Avrupa genelinde büyük zorluklar yaratıyor.

  • Risk Çarpanı Olarak İklim Değişikliği: İklim değişikliği, mevcut riskleri ve krizleri daha da kötüleştirerek, Avrupa'yı ve dünyayı tehdit ediyor. Riskler, sistem çapında zorluklara yol açacak seviyeye gelebilir.

  • Kritik İklim Riskleri: Birçok iklim riski zaten kritik seviyelere ulaşmış durumda. Etkili önlemler alınmazsa, bu riskler bu yüzyılın sonuna kadar felaket düzeylerine ulaşabilir. 

  • Politika ve Eylem İhtiyacı: Avrupa ve üye devletler, iklim riskleri konusunda önemli ilerleme kaydetse de, toplumsal hazırlık düzeyi hala düşük. Koordineli ve acil eylemler gerekiyor.

  • Uyum Politikaları: Uzun vadeli politika ve eylemler gerekli. Geleceğe uygun olmayan seçimlerden kaçınmak ve direnci artırmak için şimdi acil eylemler alınmalıdır.

Rapordaki değerlendirmeler her ne kadar beylik ifadeler içeriyor gibi görünse de aslında, Avrupa'nın iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir yol ayrımında olduğunu gösteriyor. Küresel sera gazı emisyonlarının hızla azaltılması ve toplumların iklim değişikliğine uyum sağlaması, zararların azaltılmasında kritik öneme sahip. Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi, dünyadaki iklim bağlantılı söylemlerin liderliğini yürüten AB ile olan çok boyutlu yakınlığımız sebebiyle dikkatle okunması gerektiğini düşündüğümüz rapor, entegre bir politika yaklaşımının, etkili bir adaptasyonu sağlamak için gerekli olduğunu vurguluyor, bu da birden fazla politika hedefini dikkate almayı gerektiriyor. Avrupa'nın zorlukları aşma kapasitesi, alınacak kararlı ve koordineli adımlara bağlı olacak. Dikkatle izliyoruz.

Avrupa Komisyonu'nun Yeşil Tarım Kurallarına Yönelik Tartışmalı Adımı

Avrupa Komisyonu, çevresel standartları hafifletme yolunda ilerleyerek, çiftçilere yönelik bir dizi yeni yasa teklifi hazırlıyor. Ancak bahse konu düzenlemelerin, bilim insanlarının iklim değişikliğiyle mücadelede tarımın daha sürdürülebilir hale getirilmesi gerektiğine dair çağrılarının tam aksine, çiftçilere daha fazla esneklik sağlayacak şekilde tasarlandığı yönünde ciddi eleştiriler mevcut. Avrupa’daki politik iklimin de etkisiyle başvurulan bu politika değişikliği, çevre koruma çabalarını geriye götürecek ve Avrupa'nın yeşil hedeflerine zarar verecek gibi görünüyor.

Komisyonun önerileri, arazi kullanımı ve biyoçeşitliliği koruma zorunluluklarını sona erdirecek, toprak erozyonunu önlemek ve kimyasal kullanımını azaltmak gibi önlemleri ise gönüllü hale getirecek hükümler içeriyor. Değişiklikler, çiftçilerin AB'den sübvansiyon alabilmeleri için yerine getirmeleri gereken temel çevre standartlarını önemli ölçüde zayıflatacak.

Bu hamle, çevre bürokrasisinin yükünü hafifletmek ve Avrupa genelinde görülen çiftçi protestolarına bir yanıt olması amacıyla yapılsa da, bilim insanlarının uyarılarını ve Avrupa Çevre Ajansı'nın son raporlarını görmezden geldiği için eleştirilmekten de kurtulamıyor. Yukarıda da bahsettiğimiz rapor, tarım sektörünün acil eylem gerektiren bir alan olduğunu ve iklim değişikliğiyle mücadelenin ön saflarında yer alması gerektiğini vurguluyor.

Çevreci gruplar ve bazı milletvekilleri, bu adımların, Avrupa'nın Ortak Tarım Politikası'nda (CAP) son yıllarda yapılan az sayıdaki çevre reformunu geriye götüreceğini ve ilgili politikaların sürdürülebilirliğe yönelik ilerlemesini tehlikeye atacağını belirtiyor. Greenpeace gibi örgütler de, bu değişikliklerin kısa vadeli politik kazanımlar için uzun vadeli çevresel hedefleri feda ettiğini ve bunun toplumun geneli için ciddi sonuçlar doğuracağını ifade ediyor.

Avrupa Komisyonu ise, yapılan eleştirilere rağmen, önerilen önlemlerin Ortak Tarım Politikası'nın çevre ve iklim hedeflerini zayıflatmadığını savunuyor. Komisyon, çiftçilerin çevresel hedefleri daha gerçekçi bir şekilde karşılayabileceklerini ve Avrupa Parlamentosu seçimleri sonrasında çevre çabalarının hızlandırılabileceğini belirtiyor.

Hazır olduğunuzda Yeşil Büyüme'den aşağıdaki hizmetleri alabilirsiniz.

Login or Subscribe to participate in polls.

📰 BAŞKA NELER VAR?

Geçtiğimiz hafta gündeme dair basında yer alan ilgi çekici başlıklar:

🔎 GÖZÜNÜZDEN KAÇTIYSA

Gündemin yoğunluğuyla birlikte kaçırmış olabileceklerinizi sizin için derledik:

  • Bültende yer almasını istediğiniz konuları [email protected] üzerinden paylaşabilirsiniz.

  • Haftaya yine dolu dolu bir bültende buluşmak üzere. Hoşça kalın!