Yeşil Büyüme Haftalık Bülten-91

Merhaba, Yeşil Büyüme'nin Haftalık Bülteni'ne hoş geldiniz. Sürdürülebilirlik evreninde çabalar somutlaşır ve yoğunlaşırken siz de olan biteni yakından takip edin. Keyifli okumalar!

Bu bültende ele aldığımız başlıca konular şu şekilde;

  • Birleşmiş Milletler’den Şirketlere Yönelik İklim Hedefi Hızlandırma Programı

  • Milli ETS İle İlgili Çabalar Somutlaşıyor

  • Karbon Kredi Mekanizmaları

  • ESG Konuları Şirketler ve Yatırımcıları İçin Nasıl Finansal Açıdan Önemli Hale Geliyor?

  • Sürdürülebilirlik Profesyonelleri Yarının CEO'ları Olabilir Mi?

  • Kurumsal Sürdürülebilirlik Özen Yükümlülüğü Direktifi Görüşmelerinde Uzlaşmaya Varılamadı

Yeşil Büyüme'den CSRD ve ESRS Eğitimi

19 Mart'ta, Avrupa Birliği'nin 2024 yılı itibariyle büyük şirketler için zorunlu kıldığı Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD) ve Avrupa Sürdürülebilirlik Raporlaması Standartları (ESRS) hakkında kapsamlı bir eğitim vereceğiz.

Eğitim İçeriği:

Eğitimde, CSRD ve ESRS'nin temellerini, uygulama esaslarını ve şirketler üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde ele alacağız. Eğitimimiz, sürdürülebilirlik raporlamasının tanımından başlayarak, CSRD'nin önemi, ESRS'nin yapısı ve uygulama adımları gibi konuları kapsayacak. Ayrıca, 2028 yılından itibaren Türkiye'deki bazı şirketlerin bu direktife doğrudan tabi olacağını ve bu değişikliklerin tedarik zincirlerimize nasıl etki edeceğini de ele alacağız.

Kimler Katılmalı?

✔️ Avrupa Birliği'ndeki şirketlerin tedarik zincirlerinde yer alan şirketlerimizde çalışan sürdürülebilirlik yöneticileri,

✔️ Sürdürülebilirlik alanında danışmanlık hizmeti vermek isteyenler,

✔️ Sürdürülebilirlik alanında kariyer inşa etmeyi planlayan herkes.

Şirketlere özel uyguladığımız toplu katılım indirim opsiyonları için [email protected] adresi üzerinden bizimle iletişime geçin.

TÜRKİYE’NİN NET-SIFIR GÜNDEMİ

Birleşmiş Milletler’den Şirketlere Yönelik İklim Hedefi Hızlandırma Programı

Dünyanın en büyük sürdürülebilirlik inisiyatifi olan UN Global Compact, net-sıfır olma yolunda bilimsel temelli ilerleme kaydetmek isteyen şirketlere yönelik İklim Hedefi Hızlandırma Programı’nın başlattığını duyurdu. İklim nötrlüğe geçiş stratejisi oluşturabilmek için yol haritasına ihtiyaç duyan ve UN Global Compact ağına üye olan şirketlerin kabul edileceği program altı aylık bir dönemi kapsıyor. 

Programa katılan şirketler; küresel bazda en iyi uygulamalara, öğrenme fırsatlarına, kapasite geliştirme oturumlarına ve çevrimiçi eğitimlere erişim imkanına sahip olacaklar. Duyuruda, şirketlerin elde edeceği kazanımlar şu şekilde ifade edilmiş; 

  • 2050’ye kadar net sıfıra ulaşmak için bilim temelli emisyon azaltma hedeflerinin nasıl belirleneceğini öğrenmek,

  • Bilimsel Temelli Hedefler İnisiyatifi (SBTi) metodolojisine uygun kaynaklara erişim ile net sıfır kavramına, asgari gerekliliklerine, süreçlerine, faydalarına ve uygulama aşamalarına ilişkin bilgilere erişmek,

  • Grup oturumlarında diğer şirketlerden katılımcılar ve paydaşlarla bir araya gelerek deneyimlerini paylaşma imkanı,

  • Çevrimiçi akademi eğitimlerinden faydalanmak.

Mayıs-Kasım 2024 ayları arasında sürecek olan programın son başvuru tarihi olarak 19 Nisan 2024 belirlenmiş.

Programa kaydolmak ve ayrıntılı bilgi için burayı tıklayın.

Milli ETS İle İlgili Çabalar Somutlaşıyor

Görsel: epias.com.tr

Geçtiğimiz hafta, Ekim ayında pilot uygulamasının başlaması planlanan milli Emisyon Ticaret Sistemi’nin kurulmasına ilişkin önemli bir gelişme yaşandı. Ülkemizde karbon piyasasını kurmak ve Milli Emisyon Ticaret Sistemi’ni işletmekle görevlendirilen Enerji Piyasaları İşletme A.Ş. (EPİAŞ), dünyadaki birçok ETS’nin kurulması ve işletilmesinde önemli roller üstlenen enerji borsası The European Exchange (EEX) ile bir Mutabakat Belgesi imzaladı.

28 Şubat tarihinde Leipzig’de düzenlenen imza töreninde EPİAŞ Genel Müdürü Taha Meli Arvas şunları söyledi:

ETS, ülkelerin iklim değişikliği ve “yeşil dönüşüm” hedeflerine ulaşabilmeleri konusunda çok önemli bir araç. Türkiye’nin enerji borsası olarak, karbon piyasamızı kurarak, Avrupa enerji piyasaları ile iş birliği yapacak iyi işleyen bir ETS geliştirmek ve işletmek hususlarında kararlıyız. EEX ile bu yeni iş birliğinin Türkiye’de, AB uygulamalarıyla uyumlu, etkili ve verimli bir ETS kurulması yönündeki ortak hedefimize büyük katkı sağlayacağına inanıyorum.

Taha Meli ARVAS, EPİAŞ Genel Müdürü

Taslak Uygulama Takvimi’ne göre iki yıl sürecek olan bir pilot dönemin ardından Ekim 2026’da Uygulama Dönemi başlayacak olan milli ETS sayesinde, üreticilerin emisyonlarından kaynaklanan ekstra ödemelerin mümkün olduğunca yurt içinde kalması hedefleniyor.

SEKTÖREL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Karbon Kredi Mekanizmaları

Gönüllü karbon piyasaları iklim değişikliği ile mücadele adına alternatif bir yöntem olarak öne çıkıyor. Paris İklim Anlaşması'nın 6. maddesine uygun olarak, dünya genelinde karbon kredilerinin satıldığı mekanizmalar güçleniyor. Bununla birlikte, kredi mekanizmalarındaki boşluklardan yararlanmak suretiyle bu mekanizmaları suiistimal etmek isteyenlere karşı çeşitli tedbirlerin alınmasına da ihtiyaç duyuluyor. Gerçekte emisyonların azalmasını sağlamayan projelere istinaden satılan karbon kredileri yeşil yıkama riskini artıyor. 

Karbon kredisi piyasalarında basit anlamda, ton karşılığı olarak belirli miktarda emisyon azaltımına yol açan projelere ait krediler satışı sağlanmaktadır. Fakat karbon kredisi yöntemi ile şirketlerin emisyonlarını dengeleme çalışmaları doğrudan sera gazı emisyonlarının azalmasına yol açmıyor. Bu yöntem ile şirketler, emisyon azaltım hedeflerini yakalayabilmek için daha önce gerçekleştirdikleri emisyonlara karşılık olarak başka bir yerde karbon emisyonlarını azaltması beklenen karbon kredilerini satın alıyor. Karbon kredisi mekanizmaları genel anlamda aşağıdaki adımlardan oluşuyor;

  1. PROJE DİZAYNI: Karbon emisyonlarını azaltan faaliyetin projelendirilmesi yapılır. 

  2. DOĞRULAMA: Bağımsız doğrulayıcılar tarafından projelerin etkinliği ile ilgili kontroller icra edilir. 

  3. KAYIT: Projeler, değerlendirme için ilgili piyasalara sunulur. 

  4. UYGULAMA: Kayıt süreci ile birlikte projenin uygulanmasına başlanır. 

  5. İZLEME: İzleme raporları ile geliştiriciler tarafından projenin etkinliği takip edilir. 

  6. İZLEME DOĞRULAMASI: İkinci aşamadaki sürece benzer şekilde izleme raporları doğrulanır. 

  7. KREDİNİN YAYIMLANMASI: Projeyi geliştiren adına doğrulan krediler satışa sunulur.

Daha fazlası bilgiye buradan erişebilirsiniz.

KURUMSAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

ESG Konuları Şirketler ve Yatırımcıları İçin Nasıl Finansal Açıdan Önemli Hale Geliyor?

ESG konularının yönetimi ve raporlanması son dönemde gittikçe ciddiyet kazanan bir konu. Yakın bir geçmişe kadar şirketlerin daha çok gönüllü olarak ve biraz da halkla ilişkiler kapsamında yaptıkları raporlamalar, artık birçok ülkede zorunlu olmaya başladı. Diğer yandan bu raporlamaların özellikler yatırımcılar, kreditörler ve düzenleyiciler için şirketleri değerlendirmede önemli bir araç hale gelmesiyle birlikte raporlamaların kalitesi ve amaca uygunluğu da o derecede önem kazandı.

İyi bir sürdürülebilirlik raporlamasının kalbinde, raporlayan şirketin önemlilik değerlendirmesi yer alır. Buna göre şirketlerin, önemli olarak gördükleri ESG konularının şirketin finansal performansı açısından neden önemli olduğunu, rapor okuyucularını ikna edecek bir şekilde kaleme almaları gerekir.

Harvard Busines School'un son olarak yayımladığı çalışma (indirme linki) işte tam da bu konuya ışık tutmayı hedeflemiş. Dünyanın en önemli sektörel standart çerçevelerini kaleme alan SASB ile ortaklaşa gerçekleştirilen çalışma, ESG konularının nasıl finansal açıdan önemli hale geldiğine, kurumsal karlılığı ve değerlemeyi nasıl etkilediğine dair bir çerçeve çiziyor.

Çalışmadan çıkarılabilecek bazı sonuçlar şöyle: 

  • Hangi ESG konularının öncelikli olduğunu ve bu konuların nasıl öncelikli hale geldiğini anlamak kurumsal yönetim, yönetişim, yatırım yönetimi ve düzenleme kapsaitesi açısından giderek daha önemli hale geliyor.

  • Önemlilik, zaman içinde gelişen dinamik bir kavram ve bu dinamizmin bir sonucu olarak senaryo analizi, ileriye dönük değerlendirmeler ve sektörlere özgü veri setleri zaman içerisinde değişen önemlilik konularını belirlemede şirketlere yardımcı olabilir.

  • Dinamik doğası nedeniyle, ESG konularının raporlanması finansal raporlamalara göre potansiyel olarak daha zor. Önemliliğin dinamik doğası zaman içinde farklı noktalarda ve şirketler ve sektörler arasında farklı yoğunlukta ortaya çıkacağından karşılaştırılabilirliği sağlamak daha zor olabilir.

Özellikle TSRS'nin 'finansal önemlilik' prensibine göre kaleme alındığını göz önüne aldığımızda, şirketlerimizin faaliyetlerini bu prensip ışığında düzenlemesi oldukça önemli.

Eğer önemlilik değerlendirmesiyle ilgili daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız Yeşil Büyüme olarak geçtiğimiz ay düzenlediğimiz "Sürdürülebilirlik Raporlamalarında Önemlilik Değerlendirmesi" eğitimine Superpeer hesabımız üzerinden ulaşabilirsiniz.

Sürdürülebilirlik Profesyonelleri Yarının CEO'ları Olabilir Mi?

İş dünyası ve hükümetler, iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik konularında radikal bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Sürdürülebilirlik konuları artık sadece reaktif ve operasyonel seviyedeki iş kalemleri olarak değil, şirketlerin geleceğini belirleyen, uzun vadeli stratejik hedeflere kumanda eden konular olarak görülmeye başlandı. Peki bu durum, şirketlerdeki liderlik paternini etkiler mi?

Son dönemde, kurumsal sürdürülebilirlik görevlilerinin (CSO) geleceğin CEO'ları olarak rol alıp alamayacakları bir tartışma konusu haline geldi. Geleneksel olarak finans odaklı pozisyonlardan (CFO) CEO'luk koltuğuna geçiş yapılması yaygınken, sürdürülebilirlik liderlerinin neden bu mevkiin potansiyel adayı olarak görülmediği merak konusu.

Diğer yandan, sürdürülebilirlik alanında çalışanların CEO olma hedefine yönelik ilgilerinin düşük olması da dikkat çekici. Bu durum, sürdürülebilirlik liderlerinin kendi potansiyellerini ve işletmeler üzerindeki etkilerini tam olarak kavrayamamalarından kaynaklanıyor olabilir. 

Ancak, etkili ve işbirliğine dayalı bir yaklaşım sergileyen ve şirketine stratejik seviyede değer katmayı başaran sürdürülebilirlik liderleri, hem finansal değer yaratma hem de iş tatmini açısından daha başarılı oluyor. İşletmelerin uzun vadeli başarısı için kritik öneme ve sürdürülebilirlik risk ve fırsatlarını anlayıp stratejiyi buna göre şekillendirebilecek yetkinliğe sahip olduğunu gösterebilen CSO’ların gelecekte CEO’luk koltuğu için aday gösterilecekleri günlerin çok da uzak olmadığını düşünüyoruz.

Bunun için sadece çevresel hedeflere ulaşmakla kalmayıp, aynı zamanda işletmelerin uzun vadeli başarısını da güvence altına alacak bir liderlik anlayışı gerekiyor. Sürdürülebilirlik liderleri, işletmeleri yönlendirebilecek stratejik vizyona ve dinamizme sahip, bu nedenle geleceğin liderleri olarak ön plana çıkmaları gerekiyor.

🗺AVRUPA YEŞİL MUTABAKATI

Kurumsal Sürdürülebilirlik Özen Yükümlülüğü Direktifi Görüşmelerinde Uzlaşmaya Varılamadı

20 Ocak'ta nihai metnin ortaya çıkmasından beri Kurumsal Sürdürülebilirlik Özen Yükümlülüğü Direktifi (CSDDD)'ne yönelik artan eleştiriler amacına ulaştı gibi görünüyor. Avrupa Birliği'nde faaliyet gösteren şirketlere çevre ve insan hakları ihlallerinin tespitine dair hukuki sorumluluklar yükleyen CSDDD’nin, değer zincirleri üzerinden Türkiye gibi diğer ülkelerde faaliyet gösteren şirketleri de etkilemesi bekleniyordu. Basına yansıyan bilgilere göre İtalya ve Almanya'nın itirazlarının etkisi ile 9 Şubat'ta yapılması planlanan oylama ertelendi. 28 Şubat'ta yapılan oylamalarda ise tarafların uzlaşamaması üzerine CSDDD'nin yasalaşma süreci tıkandı. Fransa'nın, kapsama girecek şirketlerin belirlenmesinde kullanılacak çalışan sayısı eşiğinin 500'den 5000'e çıkarılmasına ilişkin son dakika teklifi de olumlu sonuç vermedi.

Haziran ayında Avrupa Parlamentosu seçimleri yapılacağından, CSDDD'nin yasal sürecinin tamamlanması için süre iyice daralmış bulunuyor. 15 Mart tarihine kadar üye ülkelerden gelen itirazların giderilmemesi halinde yasama sürecinin tamamen sonlanabileceği de ifade ediliyor. Artan enerji fiyatları, yükselen enflasyon, Ukrayna'da devam eden savaş gibi etmenler Avrupa Yeşil Mutabakatı çerçevesinde devam eden yasal süreçleri olumsuz etkiliyor. Aşırı sağ ideolojiye sahip partilerin AB üyesi ülkelerin politik arenasında görülen yükselişleri de sürdürülebilirlikle ilgili düzenlemelerin hayata geçirilmesini zorlaştıran bir başka önemli faktör.

Hazır olduğunuzda Yeşil Büyüme'den aşağıdaki hizmetleri alabilirsiniz.

Login or Subscribe to participate in polls.

📰 BAŞKA NELER VAR?

Geçtiğimiz hafta gündeme dair basında yer alan ilgi çekici başlıklar:

🔎 GÖZÜNÜZDEN KAÇTIYSA

Gündemin yoğunluğuyla birlikte kaçırmış olabileceklerinizi sizin için derledik: