- Yeşil Büyüme Haftalık Bülten
- Posts
- Yeşil Büyüme Haftalık Bülten-113
Yeşil Büyüme Haftalık Bülten-113
Merhaba, Yeşil Büyüme'nin Haftalık Bülteni'ne hoş geldiniz. Sürdürülebilirlik alanında çabalar somutlaşır ve yoğunlaşırken siz de olan biteni yakından takip edin. Keyifli okumalar!
Bu bültende ele aldığımız başlıca konular şu şekilde;
Türkiye Uluslararası Doğrudan Yatırım Stratejisi (2024-2028) Cumhurbaşkanlığı Genelgesi, Resmi Gazete'de Yayımlandı
BM Ulusal Katkı Beyanı Toplantıları
AB Yatırım Bankalarının İklim Finansmanı Yatırımları
Sürdürülebilirlik Raporlamasında Denizcilik Endüstrisini Bekleyen Zorluklar Fırsatlar!
Avrupa'da Gübre Ürünlerine Dijital Etiket Zorunluluğu Geliyor
AB Ekotasarım Düzenlemesi Kabul Edildi
TÜRKİYE’NİN NET SIFIR YOLCULUĞU
Türkiye Uluslararası Doğrudan Yatırım Stratejisi (2024-2028) Cumhurbaşkanlığı Genelgesi, Resmi Gazete'de Yayımlandı
Ekonomimizin güçlü ve sürdürülebilir bir şekilde büyümesi adına uluslararası yatırımların ülkemize çekilmesi, içerisinde bulunduğumuz dönüşüm ve küresel rekabet ortamında çok kritik bir role sahip. Türkiye'nin önümüzdeki beş sene içerisinde uluslararası yatırım konusunda izleyeceği strateji ve politikaları belirleyen UDY Stratejisi 29 Eylül tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi tarafından hazırlanan ve ayrıntıları invest.gov.tr adresinde bulunabilecek olan strateji dokümanı, yatırımların birçok yönünün yanı sıra yeşil dönüşüm ile ilgili politikaları da yansıtıyor. Bunlardan en dikkat çekici olanlar şunlar:
Hidrojen yakıt hücresi ve bileşenleri ile hidrojen temelli motorlara yönelik yatırım ve teknolojilerin geliştirilmesi çalışmaları yürütülecek
Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı ek kapasitelerin kurulabilmesine imkan sağlayacak kanuni değişiklik ihtiyacı TBMM’ye sunulacak. Bu kapsamda, doğal ve yapay göller üzerine Güneş Enerjisine Dayalı Elektrik Üretim Tesisi (GES) kurulumuna imkan sağlanması amacıyla 3621 sayılı Kıyı Kanununa ilişkin düzenleme ihtiyacı bulunuyor.
Yerli aksam yükümlülüğü olan yeni Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihaleleri yapılacak, en az bir adet deniz üstü rüzgâr santrali alanı belirlenecek.
Hazine arazileri, Lisanssız Rüzgar Enerjisi Santrali (RES) ve Güneş Enerjisi Santrali (GES) kurulmak üzere ilana çıkarılacak.
Ulusal Döngüsel Ekonomi Eylem Planı hazırlanacak.
AB taksonomisi başta olmak üzere, uluslararası taksonomi örnekleriyle uyumlu ve Türkiye’nin ihtiyaçlarını gözeten Ulusal Yeşil Taksonominin oluşturulmasına yönelik mevzuat çalışmaları yapılacak. (Bu konuda yol haritası yayımlanmıştı.)
AB Endüstriyel Emisyonlar Direktifi'nin uyumlaştırılması çalışmaları kapsamında AB Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrol (EKÖK) Belgesi ile eş nitelikte olacak Sanayide Yeşil Dönüşüm Belgesi sistemi kurulacak.
Ulusal karbon fiyatlandırma mekanizması oluşturulacak
AB ile uyumlu bir Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) uygulamaya konulacak
Bazıları hakkında çalışmaların halihazırda yürütüldüğünü bildiğimiz bu eylem noktaları üzerinde bütüncül bir bakış açısıyla ve vakit kaybetmeden çalıştığımız takdirde dokümanda hedeflenen küresel UDY akımlarından aldığımız payı %1.2'ye çıkartabiliriz.
İKLİM
BM Ulusal Katkı Beyanı Toplantıları
Birleşmiş Milletler, geçtiğimiz hafta yaptığı bir açıklamayla, iklim değişikliği ile ilgili eylemleri hızlandırmak amacıyla bir bölgesel toplantı serisi düzenleyeceğini duyurdu.
“Ulusal Katkı Beyanları 3.0 Bölgesel Toplantıları” ismini taşıyan ve COP 29 öncesinde tamamlanacak olan etkinliklerde ülkeler, Ulusal Katkı Beyanları’nı gözden geçirmelerine ya da güncellemelerine ilişkin durum değerlendirmeleri ve fikir alışverişlerinde bulunacak. Birleşmiş Milletler’in iklimle yakından ilgili organları olan BM Çevre Programı (UNEP), BM Kalkınma Programı (UNDP) ve BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) tarafından ortak olarak düzenlenecek olan toplantılardan bir tanesinin de 3-5 Eylül tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirilmesi planlı.
Buna göre, ülkelerin iklim politikalarından sorumlu yetkililerin bir araya geleceği toplantılarda ülkelerin iklim hedeflerinin uluslararası taahhütlerle en iyi şekilde nasıl uyumlu hale getirileceğine ilişkin uygulama stratejileri tartışılacak.
Etkinlik duyurusu, COP 29 Başkan Adayı Muhtar Babayev'in, Kasım ayındaki zirvede görüşmelerin odak noktasını oluşturacak iklim eylem temalarını ve hedeflerini 17 Temmuz’da kamuya açıklamasından kısa bir süre sonra geldi.
KURUMSAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
İklim Finansmanı Yatırımları
İklim finansmanı şüphesiz ki iklimle ilgili hedeflerin teoriden pratiğe dökülmesi için en büyük kolaylaştırıcı etkiye sahip hususlardan birisi. Özellikle özel sektörün harekete geçirilmesi açısından şirketler ve yerel finansörler, büyük aktörlerin yeşil dönüşüm stratejilerine ilgi göstermesine ihtiyaç duyuyor. Biz de Yeşil Büyüme olarak dünyanın büyük yatırım ve kredi kuruluşlarının bu alandaki hareketlerini izleyerek kayıt altına almaya çalışıyoruz.
Geride bıraktığımızı hafta içi AB’nin iki büyük kredi kuruluşu tarafından geçtiğimiz senenin özeti niteliğinde iki ayrı rapor yayımlandı. AB ülkeleri tarafından kurulan ve birliğin politikalarını yatırım destekleri sayesinde yaymayı ve hızlandırmayı hedefleyen Avrupa Yatırım Bankası (EIB) ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) yayımladıkları raporlarda (EIB Raporu) (EBRD Raporu) 2023 yılındaki faaliyetlerini kullanıcılarla paylaştılar. Raporların kapsamı buraya sığmayacak kadar geniş ancak her iki rapordan da yeşil dönüşüm özelindeki kritik bilgileri paylaşacak olursak:
Avrupa Yatırım Bankası:
Son üç yılda toplam yatırımlarının %50'sinden fazlasını yeşil finansmana tahsis eden EIB Grubu, bu kapsamda geçtiğimiz sene iklim uyum projelerine 2.7 milyar avro ayırmış.
Finanse edilen bu projelerin, toplamda 5.2 milyon ton CO2e emisyon azaltımı sağlayacağı tahmin ediliyor.
Ayrıca Banka 2021'den bu yana, tüm yeni operasyonlarını Paris Anlaşması ile uyumlu hale getirmiş.
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası:
Banka geçtiğimiz sene iklim yatırımlarının arka planlarını güçlendirmek adına sektörel bir yaklaşım sergileyerek teknik projelere destek vermeyi tercih etmiş.
Sene içerisinde Yeşil Ekonomiye Geçiş (Green Economy Transition) kapsamında verilen kredi miktarı 6.5 milyar avro seviyesine ulaşmış. Bu rakam kuruluşun toplam verdiği kredilerin %50’sine tekabül ediyor.
Dünya Bankası ile birlikte yeşil dönüşümün finansmanında önemli rol oynayan bu iki kuruluşun Türkiye’de de birçok yatırımda finansman desteği bulunuyor.
SEKTÖREL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
Sürdürülebilirlik Raporlamasında Denizcilik Endüstrisini Bekleyen Zorluklar Fırsatlar
Avrupa'da CSRD ve ülkemizde TSRS olarak yürürlüğe giren zorunlu sürdürülebilirlik raporlaması uygulaması çok sayıda şirketi doğrudan veya dolaylı olarak etkilemeye başladı. Denizcilik endüstrisinde faaliyet gösteren şirketler de bu yükümlülüklerden payını alıyor. AB'de CSRD ve Taksonomi raporlamaları ile zorluklar ve fırsatlar kendilerini göstermeye başladı. Ülkemizde ise ulusal taksonominin yürürlüğe girmesi ile sürdürülebilir finans ekosisteminde tüm şirketler için yeni bir döneme geçilmiş olacak. Peki nedir bu zorluk ve fırsatlar?
Zorluklar: AB örneğinden hareketle hali hazırda CSRD'nin kapsamında olan büyük ölçekli denizcilik şirketleri için sürecin görece kolay olması beklenebilir. Fakat daha orta ve küçük ölçekli denizcilik şirketleri finansör finans kuruluşlarının Taksonomi uyumluluk, Yeşil Varlık Oranı ve CSRD'den kaynaklanan yoğun bilgi talepleriyle karşılaşacaklar. Bu hem finans kuruluşları açısından kaliteli veriye ulaşma hem de denizcilik şirketleri açısından kapasiteleri ve insan kaynakları düşünüldüğünde sürdürülebilirlik çalışmalarını hızlandırma zorunluluğu bakımından ciddi bir zorluk olarak gözüküyor.
Fırsatlar: Denizcilik şirketleri diğer endüstrilerden finans kuruluşlarıyla en sıkı ilişkilerden biri içinde olması yönüyle ayrışıyor. Bu nedenle sürdürülebilir finans çerçevesinin gelişmesiyle denizcilik şirketleri için de hem kolay finansa erişim hem de repütasyon gelişimi bakımından fırsatlar doğuyor. Ayrıca Taksonomi kapsamına en son olarak alınan denizcilik faaliyetleri arasında tamamen fosil yakıtlar ile işletilen gemiler de söz konusu. Yani diğer kriterleri de karşılayarak geleneksel metotlarla faaliyetlerini sürdüren denizcilik şirketleri Taksonomi uyumlu olma yoluyla sürdürülebilir finans kapılarını aralayabilir.
Sonuç olarak finansa erişim ve hukuki yükümlülükler diğer endüstrilerde olduğu gibi denizcilikte de uzun süredir en büyük fırsat ve risklerden. Sürdürülebilir finans ekosisteminin gelişmesi ve kurumsal sürdürülebilirlik raporlamasının yaygınlaşarak zorunlu hale gelmesi ile de bu alanda yeni fırsat ve riskler doğmaya devam ediyor. Bu fırsat ve riskler denizinde yol alırken de kaybolmamak adına hem yükümlülükleri hem de fırsatları en doğru kaynaklardan takip etmek gerekir.
Avrupa'da Gübre Ürünlerine Dijital Etiket Zorunluluğu Geliyor
Avrupa Konseyi, gübre ürünlerinde dijital etiketleme uygulamasına geçilmesine ilişkin düzenlemeyi geçtiğimiz hafta kabul etti. Buna göre, gübre ürünlerinde etiketler QR kod veya barkod şeklinde olacak ve ürün ile ilgili bilgilere bir web sitesi üzerinden erişilecek. Ancak, dijital okuryazarlığı yetersiz olan kişilerin mağdur olmaması adına, fiziksel etiketlerin kullanılmasına da devam edilebilecek. Ayrıca toplu satılan ürünlerde de gerekli bilgilerin görünür bir yerde fiziksel olarak sergilenmesi şartıyla, dijital etiketler kullanılabilecek. Dijital etiketlerin ömrü, ürünün piyasaya sürülmesinde itibaren en az 10 yıl olacak.
Aslında gübre sektörü dijital etiket uygulamasının uygulanacağı ilk sektör değil. AB'de halihazırda batarya ve pil gibi özellikle içerisinde kimyasal barındıran bazı ürünlerde dijital etiketler kullanılıyor ve uygulamanın önümüzdeki dönemde deterjan ve kozmetik gibi sektörleri de içine alacak şekilde genişletilmesi düşünülüyor. Uygulamaya geçilmesinin ardında, maliyet ve çevreye olan olumlu etkilerinin yanı sıra, dijital bir etikette saklanabilecek bilgilerin miktar ve kalitesinin, özellikle küçük paketlerde okunabilirliği zor olabilen fiziksel etiketlere göre çok daha yüksek olması yatıyor.
Geçen seneden beri gündemde olan düzenleme yasal prosedürün tamamlanmasının ardından yürürlüğe girecek.
Düzenlemenin metnine buradan erişebilirsiniz.
AVRUPA YEŞİL MUTABAKATI
AB Ekotasarım Düzenlemesi Kabul Edildi
AB'nin Yeşil Mutabakat ve döngüsel ekonomi eylem planının önemli bir parçası daha yerine oturdu. Yasama süreci yaklaşık iki senedir devam eden Sürdürülebilir Ürünler için Ekotasarım Yönetmeliği 18 Temmuz'da yürürlüğe girdi.
Mevcut Ekotasarım Direktifi'nin üzerine inşa edilen yeni düzenleme, sürdürülebilir ürünleri AB pazarında yeni norm haline getiriyor. Ana hedefler arasında:
Ürünlerin daha uzun ömürlü olması,
Enerji ve kaynak kullanımının verimliliğinin artırılması,
Tamir ve geri dönüşümün kolaylaştırılması,
Daha az zararlı madde içeriği ve daha fazla geri dönüştürülmüş malzeme kullanımı bulunuyor.
Çeşitli ürün kategorileri için performans ve bilgi gereklilikleri ise aşamalı olarak belirleyecek. Bu alanda öncelik ise tekstil, mobilya, demir-çelik, alüminyum, lastikler, boyalar ve kimyasallar gibi yüksek etkili ürünlere verilecek.
Yeni gereklilikler, ürün dayanıklılığı, yeniden kullanılabilirlik, tamir edilebilirlik, kimyasal maddelerin kullanımının azaltılması, enerji ve kaynak verimliliği ve geri dönüştürülmüş içerik gibi alanları kapsayacak.
Yönetmelik ayrıca satılmayan ürünlerin imha edilmesine yönelik yeni tedbirler de içeriyor. Yasa koyucular, küçük şirketler için istisnalar ve orta ölçekli şirketler için bir geçiş dönemi ile birlikte, satılamayan ve elde kalan tekstil ve ayakkabı ürünlerinin imhasına doğrudan bir yasak getirdi. Zaman içerisinde, ihtiyaç duyulması halinde diğer sektörler de bu tür yasaklar kapsamına alınabilecek.
Buna ek olarak, büyük şirketlerin imha ettikleri ürünlerin miktarını ve imha sebebini yıllık olarak açıklamaları gerekiyor. Bunun, işletmeleri sebepsiz ve imaj kaygısına dayanan imha uygulamalarına yönelmekten caydırması beklenmekte.
📰 BAŞKA NELER VAR?
Geçtiğimiz hafta gündeme dair basında yer alan ilgi çekici başlıklar:
🔎 GÖZÜNÜZDEN KAÇTIYSA
Gündemin yoğunluğuyla birlikte kaçırmış olabileceklerinizi sizin için derledik:
Bültende yer almasını istediğiniz konuları [email protected]üzerinden paylaşabilirsiniz.
Haftaya yine dolu dolu bir bültende buluşmak üzere. Hoşça kalın!