- Yeşil Büyüme Haftalık Bülten
- Posts
- Yeşil Büyüme Haftalık Bülten (Newsletter) - 39
Yeşil Büyüme Haftalık Bülten (Newsletter) - 39
Merhaba, Yeşil Büyüme'nin Haftalık Bülteni'ne hoş geldiniz. Özellikle sizin girdileriniz ve ekosistemin ihtiyaçlarıyla şekillenecek bu bültende hangi konuları görmek istersiniz? Bize yazın. Keyifli okumalar!
NOT: Eğer bültenimiz e-posta sağlayıcınızın "tanıtım" kutusuna düşüyorsa, sorunu gidermek için bülteni "birincil" kutuya sürüklemeniz yeterli olacaktır.
Bu bültende ele aldığımız başlıca konular şu şekilde;
Hazırsanız başlıyoruz:
🗺AVRUPA YEŞİL MUTABAKATI
🛰 Maydell: "Gerekli teknolojik altyapı olmadan Avrupa Yeşil Mutabakatı'nın başarıya ulaşması mümkün değil"
🖇Avrupa Birliği'nde sektörlerin bağlanırlığını dönüştürmeye yönelik bir teklif sunuldu.
Henüz taslak halinde olan "Gigabit Tavsiyeleri" ile milli düzenleyici otoritelere uzaktan erişim ağlarına erişim ile ilgili gerekli teknolojik dönüşümlerin teşvik edilmesi için rehberliğin sağlanması.
Siber bağlanırlık konusunun sektörleri ileride nasıl etkileyeceğinin anlaşılması için bir danışma sürecinin başlatılması.
🛳 Sürdürülebilir Ürün İnisiyatifi ile ilgili kamuoyu görüş alım süreci (public consultation) başlatıldı.
Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Döngüsel Ekonomi Eylem Planı çerçevesinde Avrupa Komisyonu tarafından 30 Mart 2022'de "Sürdürülebilir Ürünler için Ekodizayn Kriterleri Düzenlemesi (ESPR)" teklifi sunulmuştu.
Amacı, AB piyasalarına sürülecek olan ürünlerin daha sürdürülebilir hale getirilmesini sağlamak olan düzenlemenin mevcut "Ekodizayn Direktifi"nin yerini alması planlanıyor ve böylece daha geniş yelpazede bir ürün grubu için yaşam döngüsünü iyileştirme ve fonksiyonelliği artırmaya yönelik yeni kriterlerin getirilmesi bekleniyor. Bu kriterlerden bazıları;
Ürünlerin dayanıklılığı, yeniden kullanılabilirliği, güncellenebilirliği ve onarılabilirliği
Döngüselliği engelleyecek içeriklerin varlığı
Enerji ve kaynak verimliliği
Ürünlerin içeriğindeki geri dönüştürülmüş malzeme oranı
Yeniden üretme ve geri dönüştürme prosesleri
Karbon ve çevresel ayak izi
Dijital ürün pasaportu da dahil olmak üzere ürünlerle bilgi gereksinimleri
Üretim ve tüketim paternlerinin sürdürülebilir olmadığı mevcut koşullarda üye ülkelerin birbirinden farklı düzenlemeler getirmesi, Avrupa Birliği'nde ürün ve hizmetlerin serbest dolaşımını olumsuz etkiliyor. ESPR'nin yürürlüğe konmasıyla, ürünlere yönelik ortak sürdürülebilirlik kriterlerinin Avrupa genelinde oluşturulması hedefleniyor. Düzenlemenin, aşağıdaki ürün gamlarını kapsaması bekleniyor;
Tekstil ve Ayakkabı; Mobilya; Seramik Ürünler; Lastikler; Deterjanlar; Yataklar; Yağlayıcılar; Boyalar ve Vernikler; Kozmetik ürünler; Oyuncaklar; Balık Ağları ve Dişlileri; Emici Hijyen Ürünleri
Demir çelik; Demir olmayan metaller; Alüminyum; Kimyasallar; Plastik ve Polimerler; Kağıt, Kağıt Hamuru ve Kartonlar; Bardaklar
Kamuoyu görüş alım süreci 12 Mayıs 2023'te sona eriyor. Görüşleriniz Avrupa Komisyonu sayfasından iletebilirsiniz.
💹 Avrupa Parlamentosu'nda taraflar "yeşil tahvil standartları" konusunda uzlaşmaya vardı.
Avrupa Komisyonu tarafından Temmuz 2021'de sunulan "Avrupa yeşil tahvili"nin tanımı ile ilgili teklif hakkında AP'de üye ülkeler arasında uzlaşmaya varıldığı bildirildi. Hangi finansal ürünlerin "AB yeşil tahvili" olarak sınıflandırılacağının belirlenmesini amaçlayan teklif gereği yeni uygulanacak kurallara göre; yeşil tahvil ihraç edenlerin, bu tahvillerin satışında AB Taksonomisi kurallarına uyulduğunu kanıtlaması gerekiyor. Esneklik sağlamak için ekonomik faaliyetlerin %15'inin henüz AB Taksonomisi ile kapsanmayan aktivitelerden seçilmesine izin verilecek.
Düzenleme kapsamında, bağımsız denetçilerin kayıt ve kontrol yapabilecekleri bir çerçevenin oluşturulması da amaçlanıyor. Bu sayede yeşil tahvillerin gerçekten pozitif çevresel etki oluşturmasının sağlanması hedefleniyor. Bahse konu düzenlemeyle ayrıca, yeşil yıkama (greenwashing) faaliyetlerinin engellenmesi için standart bir şablonun yayımlanması da planlanıyor.
💼KURUMSAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
📢 Avrupa Yeşil Mutabakatı düzenlemeleri ile birlikte ESG verilerinin yönetilmesinde ortaya çıkan yeni fırsatlar
ESG raporlamaları ile ilgili Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında getirilen düzenlemeler, bir taraftan kurum içi veri toplama süreçlerinin iyileştirilmesi sağlarken, diğer taraftan toplanan verilerin yönetim politikalarında daha etkin bir şekilde kullanılmasının önünü açıyor.
Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi'nin uygulamaya geçmesi ile birlikte; şirketlerdeki cinsiyet eşitliği, eşit ücret, engellilerin organizasyonlara dahil edilmesi ve sera gazı emisyonlarının azaltılması gibi birçok konuda, elde bulunan bilgilerin elektronik ortamda toplanması gerekiyor. Tedarik zincirlerini oluşturan paydaşlardan gelen bilgilerin de raporlama sürecinde rol oynamasından dolayı, yoğunluğu artan bilgi akışının sağlıklı bir şekilde yönetilebilmesi için karmaşık veri işleme sistemlerine ihtiyaç duyuluyor.
Diğer yandan, ESG kapsamında kişisel bilgilerin toplanmasına da gerek duyulması, kişisel verilerin korunması ile ilgili yasal düzenlemelere uyulması hususunu şirketler açısından hassas bir konuma getiriyor. AB Dijital Stratejisi kapsamında sunulan Veri Yasası teklifi; verileri elinde bulunduranlara veri kalitesinin korunması, veri güvenliği ve verilere sorunsuz erişimin sağlanması konularında ek sorumluluklar yüklüyor. Eylül 2023'te sunulması beklenen Veri Yönetim Yasası ile ise; sağlık, çevre ve mobilite gibi kamu yararını ilgilendiren konularda kullanılmak üzere ortak bir veri havuzunun oluşturulması hedefleniyor.
Kurumsal sürdürülebilirlik raporlama ve uygulamalarının zorunlu hale gelmesi nedeni ile artan veri akışının yönetilmesi için şirketlerin yapacakları yatırımların faydaları şunlar olabilir;
Makine öğrenmesi ve yapay zeka teknolojilerinin kullanımı sayesinde daha kaliteli, doğru ve tutarlı bilgilerin elde edilmesi
Verilerin korunması kapsamında getirilen düzenlemelerle ilgili hukuki risklerin azaltılması
Yeni ürünler ve hizmetler için verilere ulaşımın ve bu verilerin kullanımının artması
🏗SEKTÖREL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
🔷 Sektörlerin karbondan arındırılması açısından enerji depolamasının önemi
Yenilenebilir enerji üretiminin kesintili yapısı nedeni ile üretim süreçlerini karbondan arındırmak isteyen sektörlerin enerji depolama seçeneğini değerlendirmesi gerekiyor. Girişim sermayesi şirketi ICF'den Laurent Petithuguenin ve Tom Lock'ın bu konuda kaleme aldığı makaleden not aldığımız hususları şu şekilde özetleyebiliriz;
Küçük ofisler için enerji depolama seçeneği olarak lityum-iyon bataryalar uygun bir seçenek olabilir. Şirketler gündüz yenilenebilir enerji kaynakları sayesinde bataryalarda depoladıkları enerjiyi, enerji fiyatlarının yüksek olduğu akşam saatlerinde kullanma seçeneğini değerlendirebilir.
Endüstriyel uygulamalarda yüksek kapasiteli bataryalara ihtiyaç duyuluyor. Vanadyum ve çinko bromür gibi redoks akışlı bataryaların bu çerçevede kullanılması düşünülebilir. Ancak genellikle en fazla 2-4 gün arası depolamaya imkan sağladığı için uzun süreli kesintilerde bu tip bataryalar beklenen faydaları sağlayamayabilir.
Termal depolama sistemleri de binaların ısınmasında ve endüstriyel proseslerde kullanılabilir.
Küçük işletmeler nasıl daha sürdürülebilir hale getirilir?
Araştırmacı Jerry Balworth'tan küçük işletmelere yönelik sürdürülebilirlik tavsiyeleri;
Takım arkadaşlarınız ile bir araya gelerek iş modelinizin iklim değişikliğine bağlı risklere karşı dayanıklılığını değerlendirin.
Geri dönüşüm seçeneğinin daha sık kullanılması ve tedarik zincirlerinde sürdürülebilir ürünlerin tercih edilmesi seçeneklerine imkanlarınız ölçüsünde öncelik verin.
Üretimde kullanılan malzemelerin büyük çoğunluğun geri dönüşümden gelen malzemeler ile değiştirilmesi mümkün değil. Bu nedenle ürünlerinizde geri dönüştürülmüş malzeme kullanım oranınızı adım adım artırmayı hedefleyin.
Yazışma ve arşivlemelerinizde Gmail, Docs, Sheets ve Chrome gibi uygulamalara ağırlık vererek kağıt kullanımını azaltın.
Muhasebe yazılımlarına geçiş yaparak finansal işlemlerden kaynaklanan kağıt kullanımını azaltın.
Faaliyet gösterdiğiniz bölgelerde çevreye yönelik faaliyet yürüten hayırlı kuruluşlarını veya sivil toplum örgütlerini destekleyin.
🏗KENTSEL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
Avrupa'da net-sıfır şehirler uygulamasında yer alan 53 pilot bölge
Aralarında İstanbul'un da bulunduğu 53 pilot şehirde, net-sıfır hedefi doğrultusunda yenilikçi çözümlerin uygulanmasına başlandı. Binalardan atık yönetimine kadar çeşitli alanlarda çözümler bulmaya odaklanan uygulamaların finansmanı için Horizon 2020 Programı'ndan 32 milyon € kaynak ayrılması kararlaştırıldı.
🇹🇷 TÜRKİYE'NİN NET-SIFIR YOLCULUĞU
🎯Türkiye’de Yeşil Taksonominin Yararlanıcılarının Belirlenmesi ve Raporlama İçin Kılavuzların Hazırlanması
İklim Değişikliği Başkanlığı ile Fransa Kalkınma Ajansı arasında Türkiye'de ekonomik faaliyetlere yönelik bir taksonominin oluşturulmasına yönelik mutabakat zaptı imzalandı. Diğer ülkelerde uygulanan taksonomi kuralları incelenerek Türkiye'deki iklim finansmanına erişimi kolaylaştıracak çalışmalar yürütülecek.
Bültende yer almasını istediğiniz konuları [email protected] üzerinden paylaşabilirsiniz.
Haftaya yine dolu dolu bir bültende buluşmak üzere. Hoşçakalın.